Bir Orduda Kaç Asker Vardır? Her Şey Bir Soruyla Başlar
Bir orduda kaç asker vardır? Hadi, soruyu bir de böyle soralım: Eğer bu soru, hayatın anlamını sorgulayan bir filozofun dilinden çıkmışsa, cevabın derinliklerinde kayboluruz. Ama biz öyle değiliz, değil mi? Bu soru her zaman biraz komik, biraz saçma bir şekilde kafamızı kurcalamıştır. Bazen, bir arkadaşla kafa sallayıp kahkaha atarken bile bu soru aklımıza gelir. Mesela, geçen akşam bir arkadaşım bana “Bir orduda kaç asker vardır?” diye sordu. Ben de doğal olarak, “Hadi ya, sen de mi? Tıpkı bir futbol takımında kaç oyuncu vardır gibi mi?” diye yanıt verdim.
Ama sonra düşündüm, bir orduda gerçekten kaç asker var? Hadi, bir bakış açısıyla yaklaşalım.
Askerler ve Sayılar: Matematiksel Bir Muamma mı?
Bir orduda kaç asker vardır? 1000 mi, 10.000 mi, yoksa sadece bir tabur mu? Soru bir matematik problemi gibi gözükebilir, ama aslında bu biraz da “hayatta kaç kişi var?” sorusuna benziyor. Çünkü sayılar her zaman sabit değildir, tıpkı arkadaş ortamında sürekli espri yapan ama aslında her şeyi fazlasıyla düşünen bir insan gibi!
Bazen, gerçekten çok fazla asker vardır. Yani, öyle bir ordu düşünün ki içinde sayamadığınız kadar asker var. Ama bir yandan da “Biri gitse, bir eksik olsa ne olur?” diye düşünmeden edemiyorum. Ne de olsa, bu da bir çeşit askeri strateji, değil mi?
Düşünsenize, bir general “Bir orduda kaç asker vardır?” diye soruyor. Askerler sırayla yanıtlıyor:
“Bende 1200 kişi var.”
“Benim de 1400!”
“Hadi ya, benimkinde 1500 kişi var!”
Ama sonra birisi bağırıyor: “Arkadaşlar, bu nasıl bir hesaplama? Hepimiz sayıyı yanlış anladık!”
“Bir Orduda Kaç Asker Vardır?” Diye Sorunca İç Sesim Başlıyor
Geçen gün bir kafede arkadaşlarımla sohbet ederken, konuyu açıp açıp “Bir orduda kaç asker vardır?” diye sordum. İlk başta gülüp geçtiler ama sonra gözlerimden bir “acaba” bakışı geçince herkes biraz ciddileşti.
“Bir orduda gerçekten kaç asker var?” dedim, içimdeki filozof biraz uyanmıştı. Herkes bana bakarak sadece gülümsedi.
Tabii, sonra iç sesim devreye girdi:
“Yani, bunu neden düşünüyorum ki? Beni herkes deli gibi mi görmeye başladı? Bir orduda kesin 1000 asker vardır falan, bu kadar basit olmalı. Ama bir ordu düşün, dağ gibi adamlar var içinde. Birbirine benzeyen ama aslında her biri farklı olan insanlar. Bunu düşündükçe kafam daha da karışıyor. Gerçekten saymaya başlasam, kaç kişi olduğunu bulabilir miyim?”
Ve sonunda iç sesimle yüzleşiyorum: “Belki de asıl soru şudur: Bir ordu kaç askerle görevini tam anlamıyla yerine getirebilir?”
“Bunu Ciddi Ciddi Düşünme!” Arkadaşımın Tepkisi
İşte burada, arkadaşım devreye girdi: “Yine başladın mı? Ya arkadaş, bazen biraz rahatla, bir orduda kaç asker vardır, kafana takma! Bu tür soruları bana sorma, böyle derin felsefi mevzularda seninle takılmak zor. Hadi gel, bu kadar kasma.”
Ve ben de, bir anda gülümsedim: “Ya haklısın, sanırım bu tür sorulara çok takılmak benden kaynaklanıyor. Ama yine de bir ordu… Bence bir ordunun sayısı önemli değil, önemli olan bir arada durabilmeleri.”
Ordu ve Toplum: Gerçek Soru Ne Olmalı?
Aslında en başta sormam gereken soru şu: “Bir ordu kaç askerle birlikte toplumsal bir sorumluluğu yerine getirebilir?” Çünkü gerçek ordu, sadece askerlerden değil, onların birbirleriyle olan ilişkilerinden de oluşur. Gerçekten “birlikte” çalıştıklarında, sayı bir yere kadar önemlidir. Bir ordu, sayılarla değil, dayanışma ve uyumla güçlüdür.
İstanbul’da, sokaklarda yürürken bile bazen bu dengeyi fark ediyorum. Yani, insanlar topluca bir şey yapacaksa, sadece sayı yetmez. Herkesin kendi rolünü anlaması, ordunun gücünü artıran en önemli faktörlerden biridir. Buradaki ordu, belki de her sabah işe giden, trafikle savaşan, işyerinde omuz omuza çalışan bir topluluk.
Bunları düşününce, ordu demek sadece askeri birlik demek değilmiş gibi geliyor. Örneğin, İstanbul’un trafiğinde bir sabah 8.30’da işe giderken, o otobüsün içinde bir ordu var. Ve bu ordunun ne kadar düzenli olduğu, hangi araçta daha fazla asker olduğu değil, herkesin birbirine ne kadar yardımcı olduğu ve bir amaç doğrultusunda ne kadar uyumlu hareket ettikleriyle alakalı.
Sonuç: Bir Ordu ve Sayılarla Barış
Sonuç olarak, bir orduda kaç asker vardır sorusu üzerine düşündükçe fark ettim ki, bu soru aslında bir anlamda hayatı sorgulamak için güzel bir fırsat. Ordu, sadece sayıların toplamı değil; insanlardan, dayanışmadan ve birlikte çalışmaktan ibaret.
O yüzden bir orduda kaç asker vardır sorusunu da aslında kafamızda şöyle bitirebiliriz: Sayılardan daha önemli olan, bir arada durabilme yeteneğimizdir. Bu soruyu sormak bile insanı bazen fazlasıyla düşünmeye sevk edebiliyor. Ama en nihayetinde, bir ordu her zaman bir arada durabildiği sürece güçlüdür.
Ya da belki de ben çok düşünüyordur, kim bilir!